Türkiye’nin önde gelen savunma sanayi kuruluşu ASELSAN, dünyanın ilk “insansı kamerası”nı üretecek.

ASELSAN, Bilişsel ve Algısal Kameralar Projesi ile AB’nin gömülü  bilgisayar sistemleri geliştirmeye yönelik çalışmalarını desteklemek için  oluşturduğu ARTEMİS programından yararlanmayı başaran ilk Türk kuruluşu oldu. 2,7  milyar avro bütçeli ortak teknoloji girişimi ARTEMİS, ASELSAN’ın Bilişsel ve  Algısal Kameralar (Cognitive and Perceptive Cameras) adlı projesini fonlamaya  değer buldu.
 
ARTEMİS fonundan, 1,2 milyon avro bütçeli proje ile yararlanacak ASELSAN,  çok çekirdekli mikro işlemcileri içinde barındıracak dünyanın ilk insansı  kamerasını üretecek.
ASELSAN Genel Müdür Yardımcısı Özcan Kahramangil, yaptığı  açıklamada, bu proje ile bilişsel ve algısal bir gözetim sisteminin  geliştirilmesini amaçladıklarını belirterek, bu kapsamda karmaşık görüntü işleme  algoritmalarını çok çekirdekli mikroişlemcilerle paralel olarak çok yüksek hızda  çalıştırabilen bir kamera sistemi geliştireceklerini söyledi. Birden çok kameranın konuşlandığı ortamlarda, bu kameraların  birbirleriyle anlamlı bilgi alışverişinde bulunabileceğini ve ortamın  özelliklerine göre işlevselliklerini dinamik olarak değiştirebileceğini ifade  eden Kahramangil, şöyle konuştu:
 “Akıllı kamera sistemlerini bir adım ileriye götüren bu kameralar,  akustik sensörlere entegre olarak yalnızca görüntü değil ses sinyallerini de  değerlendirerek, ortama ilişkin durumsal farkındalık bilgisini otomatik olarak  çıkarabilecek ve kullanıcılara sunabilecek. Hem hava hem de yerdeki hareketli  platformlarda kullanılabilecek. Hem görünür ışık hem de kızılötesi sensörleri  barındıran bu sisteme eşdeğer yeteneklere sahip bir kamera dünyada şu anda hiçbir  ülkede bulunmuyor.”
         -Olağan dışı hareketleri izleyecek-
Kahramangil, kameraların çalışma sistemleriyle ilgili şu bilgileri  verdi:
“Bilişsel ve algısal yeteneklerle şunu kastediyoruz; örneğin bir tesisin  güvenliğini sağlamak istiyorsunuz. Gece kameralar etrafı gözetleyecek. Tesise  yaklaşan bir kişi ya da araç algılarsa bunlara zoom yapacak veya hareketli  platformlar aracılığıyla hedefe yönlendirilecek. Aracın türünü, markasını,  plakasını tespit edecek. Plakasını okumaya zoomu yetmiyorsa çözünürlüğü  artıracak. Bir güvenlik görevlisi nasıl, gördüğü şeylere bağlı olarak hareketini  değiştirirse kamera da ortamın özelliklerine bağlı olarak kendi fonksiyonlarını  değiştirebilecek. Yani güvenlik görevlisi gece etrafta bir hareket yoksa yerinde  oturup etrafa bakmaya devam eder. Bir tehdit oluşursa bu durumu anlamak için  kişileri takip eder, telefonu alıp başka görevlilere haber verir. Dolayısıyla o  duruma adapte olması gerekecek. Aynı şekilde kameralar da oradaki duruma adapte  olacak. Şu anda günümüzde bu adaptasyonu yapabilen teknolojiler mevcut değil  Kameralar ses bilgisini de değerlendirebilecek. Kamera, ani bir ses duyduğunda  açısını değiştirip sesin olduğu yere yönelecek ve o bölgeye odaklanacak.”
         -2016’da hazır olacak-
         
Günümüzde güvenlik sistemlerinde, kameralara bağlı duvarda birçok ekranın  bulunduğunu, bunları izleyen bir operatörün 10-15 dakika sonra dikkatinin  dağıldığını anlatan Kahramangil, geliştirecekleri sistemle artık izleme kısmını  kameraların devralacağını, müdahale gerektiren bir durum tespit edilirse o zaman  operatörün devreye gireceğini söyledi.
“Biz kameralardan insan gibi davranmasını isteyeceğiz” diyen Kahramangil,  projenin 3 yıl süreceğini, kameranın ilk prototipinin 2016 yılında  tamamlanacağını söyledi.

Bir yanıt yazın