Dünyada 70’den fazla ülkede üretilen kömür her geçen gün artan enerji talebiyle birlikte daha da önem kazanıyor.

Petrol ve doğalgazın tahtını sallıyor!

Dünya Kömür Birliği (WCA) verilerinden derlenen bilgilere göre, dünyada kanıtlanmış 861 milyar ton, tahmini ise 1,1 trilyon ton rezervi bulunan kömürün devam eden arama faaliyetleri ile rezervleri sürekli artıyor. Kömür, petrol ve doğalgaz gibi dünyanın belli bir bölümünde olmayıp, bir çok bölgede yaygın bir şekilde bulunuyor ve dünya kömür rezervinin 377 milyon tonu linyit, 723 milyon tonu ise taş kömüründen oluşuyor. Fosil yakıtlar içerisinde kömür rezervleri bugünkü tüketim koşullarında yaklaşık 140 yıl kullanılabilecek bir potansiyel sunuyor. Bu durum ise enerji arz güvenliği açısından yaygınlığı ve çokluğuyla kömürü daha değerli hale getiriyor.
Dünyada kömür rezervi açısından en zengin ülkeler arasında ilk sırayı yüzde 27,6 ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) alırken, ABD’yi yüzde 18,2 ile Rusya, yüzde 13,3 ile Çin, yüzde 8,9 ile Avustralya ve yüzde 7 ile Hindistan izliyor. Bu beş ülke dünyadaki toplam kömür rezervlerinin yüzde 75’ini elinde bulunduruyor.
Dünya Kömür Birliği’nin 2011 yılı verilerine göre, dünyada en büyük kömür üreticisi 3 milyar 471 milyon ton ile Çin oldu. Çini, 1 milyar 4 milyon ton ile ABD, 585 milyon ton ile Hindistan, 414 milyon ton ile Avustralya, 376 milyon ton ile Endonezya izledi. Son on yıldır dünyanın enerji ihtiyacının yüzde 41 ile neredeyse yarısı kömürden sağlanıyor. Petrol , doğalgaz, yenilenebilir ve nükleer enerji ise diğer yarısını oluşturuyor.
Kömüre olan talepte son on yıldaki artış dikkat çekici
WCA’ya göre, 1990 yılında dünyada toplam kömür üretimi 4 milyar 677 milyon ton iken bu rakam 2011’de rekor bir seviyeye, 7 milyar 678 milyon tona çıktı ve kömürün dünyada birincil enerji tüketimindeki payı yüzde 30,3 arttı. Bu oran 1969’dan bu yana görülen en yüksek artış olarak kaydedildi.
Uluslararası Enerji Ajansının tahminine göre ise dünyada 2017’de yılda 1 milyar 200 milyon ton daha fazla kömür tüketilecek. Bu da ABD ve Rusya’nın şu anki yıllık kömür tüketimi toplamından daha fazla bir orana denk geliyor. Böylece kömürün, 2017 yılına kadar dünyada birinci enerji kaynağı olarak petrolü geçeceği öngörülüyor.
Son on yılda kömürün en çok büyüyen enerji kaynağı olmasında elektrik tüketimindeki artış etkili oldu. Elektrik enerjisi üretiminde ucuz ve rekabetçi bir yakıt olması nedeniyle bugün dünya elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 41’i kömürden sağlanıyor. Elektriğin modern yaşamın vazgeçilmezi olduğu düşünülürsekömür elektrik üretiminde hayati bir rol oynuyor.
Türkiye’deki durum
Türkiye’de, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün (MTA) Konya Karapınar’da keşfettiği 1,8 milyar tonluk linyit rezervi ile toplam kömür rezervi 14,1 milyar ton düzeyine ulaştı. Bu rakam dünya kömür rezervlerinin yaklaşık yüzde 1,7’sine denk geliyor. Yerli kömür kaynağının 12,8 milyar tonunu linyit, 1,33 milyar tonunu taşkömürü oluşturuyor.
Türkiye’de kömürün yüzde 80’den fazlası elektrik üretiminde, kalan kısmı ise sanayide ve konutlarda kullanılıyor. Türkiye’nin 2011 yılındaki birincil enerji talebi içerisinde kömürün payı yüzde 31, doğalgazın payı yüzde 32, petrolün payı yüzde 27, hidrolik enerjinin payı yüzde 4, yenilenebilir ve diğer enerji kaynaklarının payı yüzde 6 olarak gerçekleşti.
Türkiye’de 2023 yılında birincil enerji talebi içerisinde kömürün payının yüzde 37, doğalgazın yüzde 23, petrolün yüzde 26, hidrolik enerjinin payı yüzde 4, nükleer enerjinin yüzde 4, yenilenebilir ve diğer enerji kaynaklarının yüzde 6 olması öngörülüyor.

 

Bir yanıt yazın